Babil’in En Zengin Adamı – PDF Kitap İndir Oku

Bir zamanlar Babil’de dünyanın en zengin adamı yaşardı; ismi Arkad. Zenginliğinin namı tam dünyaya dağılmıştı. Aynı zamanda eli sarihliğiyle de namlıydı. Takviyelerinde cömertti. Ailesine karşı cömertti. Kendi tüketmelerinde cömertti. Gene de mirası her geçen sene tükettiğinden daha süratli bir şekilde çoğalırdı.

“Bugün,” dedi Kobbi, “daha önceki dostumuz Arkad’la karşılaştım, altın kaplama otomobilinde gidiyordu. Onun gibilerden beklenen bir tutumla beni görmezden gelip geçmedi. Bütün tersi herkesin görebileceği şekilde el salladı, bana, çalgıcı Kobbi’ye tebessümdü.”

“Babil’in en zengin adamı olduğunu söylerler,” dedi Bansir düşünceli düşünceli. “Öyle zengin ki kralın definesi dara girdiğinde ondan borç altın aldığını duydum,” diye karşılık verdi Kobbi.

Günün birinde gençlik günlerinden dostları Kobbi ve Bansir çıkıp geldiler ve “Sen Arkad,” dediler, “Hepimizden daha kaderli oldun. Biz ayakta kalabilmek için didinip dururken sen Babil’in en zengin adamı haline geldin. En hoş elbiseleri giyip en nadide besinleri yiyebiliyorsun, oysa biz, ailelerimizi eli suratı düzgün kıyafetlerle giydirebilir, karınlarını doyurabilirsek ne mutlu bize.

“Ama bir zamanlar denktik. Aynı öğretmenden ders aldık. Aynı oyunlarda oynadık. Ne derslerde ne oyunlarda bizden üstün değildin. “Gördüğümüz kadarıyla ne bizden daha sadakatla ne de daha çok çalıştın. Öyleyse neden kahpe kader dünyadaki tüm iyi şeylerin tadını çıkartmak için seni seçerken senin kadar hak eden bizleri görmezden geldi?”

Bunun üzerine Arkad onlara uzun bir hitabe çekti : “Gençlik günlerimizden bu yana üryan bir varoluşun ötesinde bir şey elde edemediyseniz bu ya zengin olma kanunlarını bilemediğiniz ya da onlara uymadığınız içindir.”

“Bilmek istediklerinizi size söyleyeceğim, zira artık yaşlı bir adamım ve yaşlılar boşboğazlığı hoşlanır. Gençlik öğüt alacak yaşa geldiğinde ona verilen geçmiş senelerin bilgeliğidir. Ama genellikle gençlik, yaşlılığın sadece geçmiş günlerin bilgeliğini bildiğini sanır, onun için faydalanamaz. Oysa unutmayın ki, bugün parlayan güneş, babanız doğduğu gün parlayan güneşle aynı ve en son torununuz bu dünyadan gittiğinde hâlâ aynı güneş parlıyor olacak.”