Milli Mücadele Işıgında Türkiye – PDF Kitap İndir Oku

Atatürk, Cumhuriyetçidir. Osmanlı paşası olarak, Harbiye Nezareti’ndeki sicilinde Atatürk için, “Cumhuriyetçidir” diye anekdot düşülmüştür. Sonraki senelerde bir sual üzerine, “Ben Cumhuriyeti vicdanımda ulusal bir gizem gibi gizledim” demesi, daha başından itibaren yola, milli hakimliğe katlanan, laik ve modern bir cumhuriyet kurmak için çıktığının delilidir. Nitekim İstanbul’daki İngiliz istihbaratı, Londra’ya geçtiği bilgi anekdotunda, Kurtuluş Savaşı sırasında bir araya gelen kurultayları hedefleyerek, şöyle demiştir: “Türkler, Cumhuriyet’e gidiyor”.

Atatürk, Kurtuluş Savaşı ve Cumhuriyet ile tüm ezilen milletlere, üçüncü dünyaya, kendi ifadesiyle mazlum uluslara misal olmuş bir devrimcidir. Hindistan’dan Çin’e, Küba’dan Cezayir’e çok geniş bir coğrafyada, bu doğrultusuyla da tesirlidir. Suriye ve Irak’taki Baas hareketinde, İran Şahı Pehlevi’de, Mısır’da Cemal Abdül Nasır’da, Latin Amerika’da “Jön Türk” diye anılan genç devrimcilerde, Yugoslavya’da Tito’da, Küba’da Castro’da, Hindistan’ın kurucu babaları Gandi ve Nehru’da güçlü bir Atatürk hayranlığı vardır.

Atatürk, tarihin haklı çıkardığı bir liderdir. Misalin; Lozan Antlaşması hali hazırda yürürlüktedir. Zira reelci esaslara katlanır. Misalin; ekonomi modeli, karma ekonomi kavrayışı hali hazırda aktüeldir, geçerlidir. Misalin; laik, bilimsel, milletçi, karma eğitim kavrayışının ne kadar kıymetli olduğu, her geçen gün daha iyi anlaşılmaktadır. Misalin; dış siyasetteki bölge merkezli davranışı, “Yurtta barış, âlemde barış” prensibinin ne kadar ehemmiyetli olduğu, son yarıyılda yaşananlarla bir defa daha ispatlanmıştır. Misalin; alt kimlikleri, feodal bağları, ortaçağ yıkıntısı aidiyetleri aşan, vatandaşı merkeze alan, vatandaşı muhatap kabul eden felsefesinin ne kadar bedelli olduğu, günümüzde bir defa daha anlaşılmıştır.